30 Aralık 2016 Cuma

Her şeye rağmen yaşamak çok güzel-73

Celal ÇELİK’in hayata dair, ahlaki, dini ve felsefi yorumlarını yayınladığım yazı dizisini ,sevgili Celal ÇELİK’in tüm yazılarını yeniden gözden geçirerek kısa ve öz olarak özet şeklinde sizlere sunmaya devam ediyorum.

Sünnet

Peygamberimizin (SAV) yaptığı, konuştuğu, hal ve hareketlerinin tamamına sünnet diyoruz. Öyleyse hayatı boyunca yaptığı her şeye sünnet diyebiliriz.

Yani kısaca sünnete uymak demek, O’na benzemek demektir. Neden sünnete uyuyoruz? Çünkü O’nun gibi yaşamak için. Bu ise bizi, Allah’ın sevdiği kulları içerisine sokar.

“De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız, bana uyun ki, Allah da sizi sevsin” (Al-i İmran suresi, 31) mealindeki ayette, Allah’ın sevgisini kazanmak için Hz. Muhammed’e SAV uymanın zorunlu olduğuna vurgu yapılmıştır.

Bundan anlaşılıyor ki, Allah Hz. Muhammed’in ( SAV) ahlakını, gidişatını, tarzını seviyor ve insanları ona uymaya davet ediyor.

Mesela, yemeği sağ elle yemek, dişleri temizlemek, ayakta yemek yememek gibi. Ancak sünnet kelimesini geniş anlamıyla aldığımız da; Peygamberimizin (SAV) yaptığı her şeyi içine alır.

Evet ben öldükten sonra kabrime sevap gelmeye devam etmesi için tabi yine Allah’ın izniyle blog sayfasında yazılar yayınlıyorum hamdolsun... İnşallah okuyanlar olumlu etkilenirler, böylece bıraktıkları eserleri yazarız ayetince sevap defterim kapanmaz...

Futbol

Günlük hayatın yoğun temposundan, stresli iş sıkıntısından , futbol maçlarını seyrederek rahatlamaya çalışıyoruz.

Fenerli, Beşiktaşlı, Galatasaraylı, Trabzonlu olsun, sporun amacı toplumu rahatlatmaktır.

Toplumsal muhabbeti canlı tutmaktır. Genelde bayram ziyaretlerinde halhatırdan sonraki konu futboldur.

Küfürbaz ve olay çıkaran taraftarlar, futbolun bir oyun olduğunu unutuyorlar.

Hiç dikkat ettiniz mi? Maçları anlatan spikerler, sürekli bunun bir oyun olduğunu hatırlatıyorlar:

"oyunun 22. dakikası... , oyuna Ahmet giriyor... " Lütfen bunun bir oyun olduğunu unutmayalım.

Bilgisayarda maç yaparız, yeneriz veya yeniliriz ama ertesi gün hatırlamayız...

Tefekkür
Tefekkür etmek düşünmek demektir. Ama kuru düşünce değil, tefekkür o konuda derin, anlamlı ve inceden inceye düşünmek demektir.

Tefekkür, varlıklara Allah namına bakmaktır. Tefekkür, dört türlü olur:

1- Allahü teâlânın mahlûklarındaki güzellik ve faydaları düşünmek, Ona inanıp Onu sevmeye sebep olur.
2- Onun vaat ettiği sevapları düşünmek, ibadet yapmaya sebep olur.
3- Onun bildirdiği azapları düşünmek, Ondan korkmaya, kötülük etmemeye, günahtan kaçmaya sebep olur.

 4- Onun nimetlerine, ihsanlarına karşılık, nefsine uyarak günah işlediğini, gaflet içinde yaşadığını düşünmek, Allah’tan utanmaya sebep olur. Allahü teâlâ, yerlerde ve göklerde bulunan mahlûkları düşünerek ibret alanları sever.
Efkan Vurak

  (Devam edecek)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder